“Değişim”hareketinin yararı…

CHP içindeki “değişim” hareketinin önderi İmamoğlu dahil değişimcilerin hiç birisi, kavramın içini dolduramadı. Çok çok biçimse./yönetsel bir gerekçeye dayadı değişimi. Yahut Kılıçdaroğlu ve ekibinin gitmelerine…

Aslında CHP’nin sorunu bu değil. Değişmesi gereken CHP’ye bakış !

Kılıçdaroğlu CHP’ye sadece anamuhalefet partisi o olarak bakıyor, onun gözünde CHP, cumhuriyeti kuran halk iradesinin öncü kuruluşu değil.

Bu yüzden sık sık CHP’nin temel ilkelerinini ıskalayan polikalar üretiyor, saçma-sapan ittifaklar kuruyor, tipik bir pragmatik çizgi izliyor…

Kılıçdaroğlu bunun dışında, CHP’de parti-içi demokrasiyi hiçe sayan merkeziyetçi bir yapı kurdu. Kararları yönetim organları değil, dışardan atadığı danışmanlarının telkinleriyle tek başına veriyor. Bunun son örneğini Mansur Yavaş’ı Ankara’dan, İmamoğlu’nu da İstanbul’dan yeniden belediye başkanı adayı ilan etmesi ! Oysa belediye başkanı adaylarını PM seçer. Kılıçdaroğlu, “CHP benim”modunda nicedir !

Değişim hareketinin yararı bu oldu. En azından merkeziyetçi yapı ile CHP’nin genel çizgisi gündeme taşındı…

Ama bu yeterli değil. CHP’nin temel sorunu altıok programından uzaklaşması ! Değişimciler bu konuda genel değinmeler dışında somut önerilerle ortaya çıkmadılar.

Kurultayda da çıkmazlarsa değişim hareketi bazı biçimsel yenilenmeleri sağlayabilir ama, genelde ölü doğar !..

Yeni Ufuk

Haber :