Değişime ihtiyaç var

Din, kitleleri manipüle etmek için belirleyici enstrüman olmaktan çıktı artık. Milliyetçilik ve terör onun yerini aldı.

Milliyetçiliğin öne çıkan iki göstergesi, anti-terörizm ile sığınmacı karşıtlığı !

İktidar bu ikisine oynuyor. Terör kavramını PKK ile bağdaşlaştırıp Yeşil Sol üzerinden Millet İttifakına fatura ederken, sığınmacıları kendisi çağırdığı ve düne kadar onları göndermeyi düşünmediği halde şimdi fikir değiştirdi, “kademeli olarak” gönderileceklerini söylüyor.

İlginçtir, muhalefet de aynı çizgide. Tüm terörizme karşı çıkarken, terör kavramına, Hüda-Par üzerinden Hizbullah’ı da sokuyor. Diğer yandan PKK’yı esas  kullananın iktidar olduğu temasını işliyor.

Milliyetçilik ise, kavramın tam anlamı üzerinde durulmaksızın, anti-sığınmacı somutuna indirgeniyor.

Din ve ekonomi, tali planda !

Oysa, Hüda-Par ve Yeniden Refah Partisi’nin özellikle kadını hedef alan baskıcı görüşlerini iktidara fatura etmek iş yapabilir hâlâ.

İktidarın ve muhalefetin aynı estrümanları karşılıklı kullanmaları bu kez inandırıcılık faktörünü öne çıkarttı.

Bu konuda muhalefet daha avantajlı. Sonuçta FETÖ’yü içinden çıkartan ve PKK’ya karşı zaman zaman uzlaşmacı bir siyaset izleyen O !

Önümüzdeki şu kısacık günlerde terör ve milliyetçilik enstrümanlarını daha ustaca kullananlar ilk turun “dengesiz denge”sini bozabilir.

Türkiye’nin değişime ihtiyacı var.

Yeni Ufuk

Haber :