Düşünce ve ifade özgürlüğü, bu bağlamda basın özgürlüğü demokrasinin olmazsa olmazıdır. Basını özgür olmayan bir ülkede demokratik bir rejimin olduğu söylenemez.
Bu çerçeveden bakıldığında Türkiye basınının özgür olduğunu söyleyemeyiz. Özellikle iktidarın son çıkarttığı yasalar basının elini-kolunu bağladı.
Demokrasiye gönül veren başta CHP olmak üzere siyasal partilerimiz ile kitle örgütlerimiz iktidarın basın üzerindeki baskıcı politikaları ile mücadele ediyorlar gerçi; ama, mücadele için gerekli olan imkanların kısıtlı olması basın özgürlüğünün daralmasını önleyemiyor.
Bu arada bazı şaşırtıcı durumlarla da karşılanmıyor değil. CHP içinde de basın düşmanı muhbirlerin bulunması gibi !
Bunun en tipik örneği bir süredir CHP’nin Kdz. Ereğli örgütünde yaşanıyor. Birisi Yeni Ufuk yöneticisi iki gazeteci, CHP’de faal görevleri de olan muhbirlerin ihbarları sonucu toplamda 8 yıl 3 ay hapis cezası aldı. İhbarlara konu olan yasanın, AKP’nin yoğun muhalefete rağmen çıkarttığı 6689 sayılı yasa olması durumu daha da ilginç hâle getiriyor!.
Bir kez daha soruyoruz:
Sudan sebeplere dayalı ihbarları ile iki gazeteciye toplam 8 yıl 3 ay hapis cezası aldıran muhbirlerin CHP’de ne işi var ?!
Bu konuda eyyamcılık olmaz ! Basın düşmanlarının CHP’den atılması gerekiyor !..
Bu doğrultuda Yeni Ufuk’a destek olan herkese de bu arada Zonguldak Karaelmas Gazeteciler Derneğine teşekkür ediyoruz...
Yeni Ufuk
Haber :