Böyle gitmez !
Asgari ücret ile memur ve emekli maaşlarına yapılan periyodik zamların enflasyon verileri esas alınarak saptanması yönteminin sağlıklı olmadığı gün geçtikçe kendisini dayatıyor.
Bu yöntem, asgari ücret ile memur ve emekli maaşlarının yüksek olduğu ülkelerde belki işe yarar. Bu şekilde maaşların enflasyon karşısında erimesi önlenir.
Ama, asgari ücret ile ortalama memur ve emekli maaşlarının yaşam standartlarının altında olduğu ülkelerde şu an uygulanan yöntem gelirlerin reel olarak azalmasına yolaçıyor.
Çünkü enflasyon verileri sağlıklı olmadığı gibi temel ihtiyacı maddelerine dönük olarak da saptanmıyor. Bu yüzden gıda ve giyim, kira, elektrik, su gibi ihtiyaçlara yapılan zamlar, enflasyona endeksli periyodik zamları her zaman aşıyor.
Zamların asgari geçim koşullarına göre saptanmış maaşlar üzerine yapılması halinde bir anlamı olur. Örneğin açlık sınırı 24 bin lira olduğu koşullarda asgari ücret onun üzerinde olursa, verilecek periyodik zamların bir anlamı olur.
Keza ortalama memur ve emekçi maaşları insanca yaşamı standartlarına uygun olursa periyodik zamlar reel gelirlerin erimesini engelleyebilir.
Mevcut koşullarda periyodik zamlar enflasyonist baskıyı azaltmadığı gibi insanca yaşama koşullarını sağlamaktan uzak kalıyor.
Yılbaşında memur ve emeklilere verilecek yüzde 11-12’lik bir zam piyasa gerçekleri karşısında bir anlam ifade etmeyecektir.
Maaş ve ücret zamları düzeni değişmelidir.
Yeni Ufak
Haber :