11. Yargı Paketi Meclis’e sunuldu: 55 bin mahkûma tahliye yolu açıldı

11. Yargı Paketi Meclis’e sunuldu

AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, 11. Yargı Paketi’nin detaylarını açıkladı ve ceza infaz sisteminde önemli değişiklikler getiren paketin 50 bin ile 55 bin arası mahkûmu kapsadığını belirtti. Koronavirüs salgını sırasında Adalet Bakanlığı, infaz kurumlarındaki riskleri azaltmak için bazı tedbirler almış ve bu tedbirleri üç ayda bir yenilemişti.

Son olarak 31 Temmuz 2023’te cezaevinde bulunan hükümlüler bu düzenlemeden yararlanmıştı, ancak sonrasında yargılananlar bu haktan mahrum kalmıştı. Güler, vatandaşların bu durumun eşitsizlik yarattığını bildirdiklerini ve düzenlemenin kapsamını genişlettiklerini söyledi.

“Vatandaşlar eşitsizlik olduğunu düşünüyor”

Aynı tarihte işlenen suçlarda yargılamanın hızlı tamamlanmaması sonucu farklı uygulamalar ortaya çıkmış ve cezası kesinleşip 31 Temmuz 2023’te cezaevine girenler erken salıverilmeden yararlanırken yargılaması geç tamamlananlar bu haklardan faydalanamamıştı.

Güler “Covid-19 düzenlemesinin kapsamını yeniden düzenledik ve 31 Temmuz 2023 itibarıyla cezaevinde bulunan hükümlülerin yararlanabildiği daha erken açık ceza infaz kurumuna ayrılma veya denetimli serbestliğe ayrılma düzenlemesinden 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle hükümlü olacakların yararlanabilmesini sağlıyoruz” dedi.

Açık cezaevi 3 yıl erkene alındı

Yeni düzenlemeyle 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlardan hüküm giyenler 3 yıl daha erken açık ceza infaz kurumuna ayrılabilecek ve bu uygulama denetimli serbestlik için de geçerli olacak.

Paket ayrıca gençleri hedef alan organize suç örgütlerine yönelik önlemler içeriyor ve Güler bu örgütlerin önlenmesine yönelik düzenlemelere yer verdiklerini belirtti.

Düğünlerde silah sıkana ceza verilecek

Pakete göre meskun mahalde silahla havaya ateş etmenin cezası artırılıyor ve düğünler ile kişilerin toplu bulunduğu yerlerde bu suçun işlenmesi halinde ceza yarı oranında artacak.

Güler “Trafikte yol kesme olaylarını sıklıkla görmeye başladık ve bu fiiller açısından bir yaptırım öngörüyoruz” diyerek bir aracı durduran veya hareket etmesini engelleyen kişiye 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilmesini öngördüklerini açıkladı.

Taksirle yaralama suçuna ağır yaptırım

Taksirle yaralama suçunun cezaları artırılıyor ve Güler, pakette daha caydırıcı yaptırımlar öngördüklerini vurguladı.

Bilişim sistemleri kullanılarak işlenen suçlarda ilgili banka hesabı 48 saate kadar banka tarafından askıya alınabilecek ve hesap sahibinin onay vermesi halinde hesap tekrar işleme açılacak. Suçta kullanıldığı belirlenen paraya el konulması öngörülüyor ve böylece dolandırıcılık olaylarına anında müdahale edilmesi hedefleniyor.

Türk Ceza Kanunu’nun 158. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçlamalarının asliye ceza mahkemelerinde görülmesi imkânı getiriliyor.

Güler ayrıca Avukatlık Kanunu’nda Anayasa Mahkemesi’nin bazı iptal kararları olduğunu hatırlatarak bu iptal kararları doğrultusunda avukatlara uygulanacak disiplin hükümlerine düzenleme getirildiğini söyledi.

MHP’den af çağrısı

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, 22 Kasım’da yaptığı paylaşımda, “İnfaz Kanunu Geçici 10. maddesi ile kapalı cezaevinden açık cezaevine erken geçme ve denetimli serbestliğe erken ayrılma imkanı getirilmişti. Suç tarihinin esas alınması yerine hükmün kesinleşmesi tarihinin esas alınması ağır bir eşitsizlik yaratmıştı. Şimdi giderilme zamanı” diyerek çağrıda bulunmuştu.

Yıldız bugünkü paylaşımında ise şunları söyledi:

“31/7/2023 tarihi ve öncesinde işlenen suçlar nedeniyle 3 yıl daha erken açık ceza infaz kurumuna ve/veya denetimli serbestliğe ayrılabilme imkânı tanınmaktadır. Böylelikle, aynı veya daha önceki tarihte işlenmiş suçlar dolayısıyla yürütülen soruşturma ve kovuşturmalar bakımından hükümlüden kaynaklanmayan nedenlerle meydana gelen gecikmelerin sonucundan hükümlünün olumsuz etkilenmemesi ve infaz adaletinin sağlanması amaçlanmaktadır. Belirtmek gerekir ki, altıncı fıkrada yer alan düzenlemenin hükümlünün aleyhine sonuçlar doğurduğunun tespiti halinde altıncı fıkrada yer alan düzenleme uyarınca işlem yapılmayacak, genel hükümlere göre işlem tesis edilecektir.”

Tartışmalı maddeler pakete konulmadı

Mattia Ahmet Minguzzi’nin öldürülmesinin ardından “suça sürüklenen çocuk” kavramı tartışmalara neden oldu. Anne Yasemin Minguzzi, failin çocuk statüsünden faydalanarak indirim almamasını talep ediyordu.

Yetkililer, “suça sürüklenen çocuklar” ile ilgili kanun düzenlemesi olabileceğini hatta bu düzenleme, 11. Yargı Paketi’nin taslağında da yer almıştı. Taslakta 15-18 yaş arası çocuklara verilen hapis cezasının artırılması öngörülüyordu. Söz konusu düzenleme, 11. Yargı Paketi’nden çıkarıldı.

11. Yargı Paketi’nin taslağında LGBTİ+’ların yaşam haklarına kısıtlama getirecek düzenlemeler yer aldığı da ortaya çıkmıştı. Taslağa göre “Doğuştan gelen biyolojik cinsiyete aykırı tutum ve davranışta bulunanlara” hapis cezası geliyordu. Ayrıca cinsiyet değiştirme yaşı da 25’e çıkarılıyor ve ameliyat olabilmenin koşulları zorlaştırılıyordu. LGBTİ’lere yönelik “cinsiyet değişikliğine” ilişkin düzenlemenin, insan hakları savunucuları ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarından gelen tepkiler üzerine çıkarıldı.

Haber :